Dijital Dönüşüm?

(10 Nisan 2024; Son güncelleme: 11 Nisan 2024)

Neydik ki neye dönüşüyoruz?

Akademide 'publish or perish' (yayımla ya da yok ol) ifadesi, akademisyenlerin kariyerlerini sürdürebilmek için sürekli olarak araştırma yayımlamaları gerektiğini vurgulayan bir kavram. Bu baskının özellikle genç akademisyen arkadaşlarda hissettirdiklerinin benzerini dijitalleşme tarafında da sivil toplum çalışanları ve eğitimcilerde gözlemliyorum.
Hatta itiraf etmeliyim ki, yıllardır bu dijitalleşme çılgınlığının mikro düzeyde bayrak taşıyıcısı oldum. “Dijitalleşme hedefine giden her yol mubahtır. Önlerinde duran şüpheciler de dijitalleşme gemisine binmeli ya da bu yolculukta geride bırakılmalıdır." gibi bir anlayıştaydım. ”Dijitalleşme = her işe bir yazılım ya da mobil uygulama” diye düşünürdüm.

Bu konuda Medium adlı platformda da geçmişte yazılar yazmıştım.

Annemin bizlere çocukken “bilgisayar programcısı” olarak bahsettiği mesleği, bugün “yazılımcı” olarak biliniyor.
Bankacılık sektöründe çalıştıktan sonra tempoyu biraz düşürerek K-12 düzeyindeki özel okullarda bilgisayar öğretmeni olarak uzun yıllar görev yaptı. Öte yandan, babamın kendi çalışmaları için ihtiyaç duyduğu yazılımı da annem yazmıştı; bu da çocukluğumun ilginç anıları arasında yer alır. Dolayısıyla da evde çok küçük yaşlardan beri bilgisayarla iç içe büyüdüm.

Çoklu disketlerle oyunları bilgisayara yüklemek için sürekli olarak bilgisayarcı ile ev arasında gidip gelirdim; Microsoft DOS'ta doğru komutları yazmayı da bolca hata yapa yapa öğrendim. İlkokul yıllarımda annemin oyun oynamamı engellemek istediği için silmeye kıyamadığı ancak benden gizlediğini sandığı dosyaları ondan habersiz bulmuştum. O yaşlarda evde kimse yokken uzun süre bilgisayar oynamanın verdiği keyif eşsizdi. 😃

Aradan geçen yıllar içinde bilgisayar ve televizyon ekranlarına önce telefon ekranları, sonra da akıllı telefonlar ve tabletler eklendi. İnternetin telefonlara entegrasyonu ve sosyal medya platformlarının çılgınca yayılmasıyla bugünlere geldik.


Dijital dünya ile aramda bir sevgi nefret ilişkisi var diyebilirim. Günlük olarak sıkça kullanıyorum ancak zihinsel ve duygusal açıdan zaman zaman aşırı bir baskı oluşturuyor. Bu yüzden arınmak, dengeyi bulmak ve insanî boyutu gözden kaçırmamak önemli.
Sonuçta bu araçlar marketteki ambalajlı gıdalar gibi.

Onlarsız yapmam çok zor ama önceliklerinin bizim daha sağlıklı bir hayat sürdürmemiz olmadığının da farkındayım.


ChatGPT 4 ile kurumsal dijital dönüşüm üzerine ‘sohbet’ ederken bana verdiği açıklama aşağıda yer alıyor:

Dijital dönüşüm, iş süreçlerini, kurumsal kültürü ve müşteri deneyimlerini iyileştirmek adına teknolojik araçların entegre edilmesi anlamına gelir. Bu bağlamda, verimlilik araçları (productivity tools), çalışanların daha efektif ve verimli çalışmalarını sağlayacak dijital çözümleri ifade eder. Örneğin, proje yönetim yazılımları, zaman yönetimi uygulamaları ve işbirliği platformları, günlük iş akışlarını organize etmek, ekipler arası koordinasyonu artırmak ve bilgi paylaşımını optimize etmek için kullanılır. Microsoft Teams, Asana, Trello gibi araçlar bu sürecin olmazsa olmazlarıdır. Aynı zamanda, yapay zeka destekli analitik araçlar, veri toplama ve işleme süreçlerini otomatize ederek, karar verme süreçlerini hızlandırır ve stratejik planlama yapılırken yüksek doğruluk sağlar. Dijital dönüşümün bu araçlarla entegrasyonu, kurumların rekabet avantajı elde etmelerine ve pazarda sürdürülebilir bir başarıya ulaşmalarına olanak tanır.

Benzer şekilde ChatGPT 4’e günlük hayat ve öğrencilerle ilgili olarak dijital dönüşüm üzerine birkaç şey sorunca aldığım cevap böyle oldu:

Dijital dönüşüm, bireysel ve öğrenci yaşamında da köklü değişiklikler getirerek günlük rutinlerimizi ve öğrenme yöntemlerimizi önemli ölçüde iyileştirmiştir. Öğrenciler için eğitim araçlarının dijitalleşmesi, bilgiye erişimi kolaylaştırmış ve öğrenme süreçlerini daha interaktif hale getirmiştir. Örneğin, sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojileri, karmaşık kavramları öğrenirken derinlemesine deneyimler sunarak öğrencilere ders materyallerini keşfetme fırsatı verir. Ayrıca, yapay zeka destekli öğrenme platformları, öğrencilerin performansını analiz eder ve kişiselleştirilmiş öğrenme planları sunar, bu da her öğrencinin kendi hızında ve stilinde öğrenmesine olanak tanır.

Bireysel yaşamda ise, akıllı ev teknolojileri, giyilebilir cihazlar ve kişisel asistanlar gibi araçlar günlük işlerimizi daha verimli bir şekilde yönetmemizi sağlar. Akıllı telefonlar ve uygulamalar üzerinden sağlık, finans ve sosyal etkileşim gibi birçok alanda kendimizi geliştirme ve yönetme imkanı buluruz. Ayrıca, dijital meditasyon araçları ve fitness uygulamaları gibi dijital sağlık platformları, fiziksel ve zihinsel sağlığımızı destekleyerek yaşam kalitemizi artırır.

Bu dijital araçlar, hem öğrencilerin hem de bireylerin zaman yönetimini optimize etmelerine, sosyal ve akademik bağlantılarını güçlendirmelerine ve genel olarak daha bilinçli ve bağlantılı bir yaşam sürmelerine imkan tanır. Dijital dönüşüm, hayatımızın hemen her yönüyle entegre olduğunda, bizi daha bağlantılı, verimli ve bilgiye dayalı bir dünyaya taşır.


ChatGPT 4 ve Gemini gibi araçlara dijital dönüşümlerin olumsuz taraflarını da sorup bu metni daha da uzatmak istemedim. Başka bir yazıda artı ve eksi tarafları daha detaylı olarak ele alırım.

Yakın bir zamana kadar bu blog yazılarına resim eklemek için ya Google’dan uygun görsel arardım ya da sıfırdan kendim bir görsel oluşturmaya çalışırdım. Şimdilerdeyse görseli çeşitli programlara tarif ediyorsunuz. Size uygun yapıyor. Daha doğrusu yapmaya çalışıyor. Dijital dönüşümde de insan ilişkilerinde olduğu gibi en önemlisi “güven”. Kime, neye güveneceğiniz aklınıza ve kalbinize kalıyor… Yapay zeka araçlarına ne zaman ve hangi koşullarda güvenmeliyiz? Bu da bir başka yazının konusu olsun.

Bu yazının kapanışını ChatGPT4’ün ürettiği görsel ve verdiği mesajla yapayım:

“Bu görsel, dijital dönüşüm sürecini etkili bir şekilde anlatmanıza yardımcı olacak ve sunumunuzda profesyonel bir ek olacaktır. Adımlar ve ilişkili ikonlar Türkçe olarak belirtilmiştir, böylece içeriğin anlaşılabilirliği artırılmıştır. Görseldeki her adım açık ve doğru bir dil kullanılarak yazılmıştır, sunumunuzda güvenle kullanabilirsiniz.”

🤷🏻‍♂️🤷🏻‍♂️🤷🏻‍♂️

Previous
Previous

Kronolojik Bakış